Pinar del Rio & Vinales
Havana‘dan sonra günübirlik Pinar del Rio ve Vinales gezisi yaptık. Burası iklimi sayesinde kaliteli tütün yetişen bu nedenle tütün çiftliklerinin ve puro fabrikalarının olduğu bir bölge. Burada bir tütün çiftliğini ziyaret edip tütünün nasıl kurutulduğunu ve puro yapımına nasıl hazır hale geldiğini gördük. İsterseniz çiftlikte puro da satılıyor buradan puro alabiliyorsunuz ama bu purolar kaliteli olmasına rağmen markasız oluyor.
Eğer Cohiba, Monte Cristo, Romeo & Juliet gibi marka bir puro almak isterseniz ya puro fabrikalarına ya da puro satan mağazalara gitmeniz gerekiyor. Küba’da birçok kişi yanınıza gelip “puro lazım mı?” diye soruyor. Bunların bir kısmı sahte bir kısmı ise işçilere pay olarak verilen purolar; çünkü puro fabrikalarında çalışanlara belli bir oranda puro her ay pay olarak veriliyor ve onlar da bunu satıyorlar.
Biz burada bir puro fabrikasını da gezme imkanı bulduk. Fabrika denilen yerler bir fabrikadan daha çok 20-30 kadının çalıştığı atölyeler gibi. Öncelikle burada genç kızların dizlerinde puro sardığını düşünüyorsanız ciddi bir şekilde yanılıyorsunuz; bu bir fanteziden başka birşey değil. Güzel bir puro sarmanın ilk şartı dümdüz bir yüzey ve bir kızın bacağı bu işe pek uygun değil.
Neyse gelelim ciddi konulara; bir puroyu baştan sona bir kadın bitiriyor. Yani iç kısmını birisi, bitimini birisi yapmıyor; başlayıp bitiriyorlar. Tabii ki bunu kendi sistemlerine göre yapıyorlar mesela önce içlerini sarıyor, sonra dışına geçiyor, sonra bitiriyorlar, ama tek puro tek kişinin elinden çıkıyor ve kalite kontrolünden geçerken o puroyu kimin yaptığı biliniyor. Bir kadın 1 günde ortalama 100 puro sarabiliyor. Her markanın ayrı bir fabrikası yok.
Tüm markalar devlete ait ve tütün kalitesine göre aynı fabrikada bir kadın Cohiba sararken diğeri Romeo & Juliet sarıyor olabiliyor. Fabrikaya girerken kamera, çanta vs herşey yasaktır. Pinar del Rio bölgesindeki Vinales Vadisi 1999 yılında UNESCO Dünya Mirası listesine giren önemli bir doğal bölge. Burası aynı zamanda göbekli palmiyeleri ile meşhur.
Bu bölgedeki Mural de la Prehistorai adı verilen ve evrimi resmeden Prehistorik Duvar Resimleri 1961 yılında Kübalı ressam Leovigildo Gonzales Morillo tarafından yapılmıştır. Bu çalışma Meksikalı duvar ressamı Diego Rivera’nın izlerini taşımaktadır. 120m x 180m büyüklüğündeki bu çalışma Dünyanın En Büyük Yağlı Boya Tablosu olarak da biliniyor. Bu bölgede iken sadece 4.000 nüfuslu Vinales kasabasında da dolaşmaya vakit ayırmanızı tavsiye ederiz. Tek katlı evler, turistlerle pek ilgilenmeyen yerel insanları ile çok gerçek bir Küba bu kasaba.
Yine bu yöredeki mağaraları ve içlerindeki doğal yapıları kaçırmamalısınız. Özellikle Cueva del İndio Mağarası ve içerisinde yapılan tekne gezisi önemli aktivasyonlardan. Biz de eksik kalmadık tabii ki. Önce yaklaşık 200m yürüyor sonra mağara içerisinde teknelere biniyorsunuz. Mağaradaki oluşumlar ve özellikle yarasalar ilginçti. Turlar genellikle buradan sonra yerel yemeklerin sunulduğu ve Küba müziklerinin yapıldığı bir restoranda sonlanıyor. Buradaki yemekler de güzeldi ama müzik daha güzeldi.
İsterseniz vadi içerisinde at ile yapılan turlara katılabilirsiniz. Biz bu turlara katılmadık ama kayalar önünde verdikleri güzel kompozisyonu kaçırmadık.
Burada ve tüm Küba’da sıklıkla hediyelik eşya satıcılarına rastlarsınız. Cola kutularından yapılan hediyelik eşyalar özellikle ilgi çekicidir.
Küba hakkındaki Havana, Trinidad, Cienfuegos ve Santa Clara yazılarımızı da okuyun.