Napier Gezi Rehberi

Dünyanın Art Deco Başkenti Napier Gezi Rehberi
Çarpıcı ve güzel bir şekilde restore edilmiş Art Deco binalarıyla dolu sokaklar, 60.000 nüfuslu Napier‘i dünyadaki en eksiksiz Art Deco bina koleksiyonlarından biri yapmış.
İlk bakışta bu özelliği ile dikkat çekmesiyle birlikte Napier, büyük bir yün üretim merkezi ve Yeni Zelanda’nın en büyük elma, armut ve sert çekirdekli meyve üreticisi.
Napier aynı zamanda kuzeydoğu Yeni Zelanda’nın ana ihracat limanına sahip. Hawke’s Bay şarap bölgesi şu anda Yeni Zelanda’nın Picton bölgesindeki Marlborough‘dan sonra ikinci en büyük şarap bölgesi. Hastings ve Napier çevresinde yetiştirilen üzümler, ihracat için Napier Limanı üzerinden gönderilmekte. Büyük miktarlarda koyun yünü, dondurulmuş et, odun hamuru ve kereste de ihracat için her yıl Napier’den geçmekte. Bu malzemeler deniz ve karayolu ile Yeni Zelanda’nın Auckland, Wellington ve Hamilton gibi şehirlerine ve dünyanın birçok ülkesine gönderiliyor. Napier Gezi Rehberi
Napier’in dünyaca ünlü Art Deco bina koleksiyonu varlığını Şubat 1931’de Hawke Körfezi bölgesini harap eden, 256 kişinin ölümüne ve binlercesinin de yaralanmasına neden olan 7,8 büyüklüğündeki depreme borçlu. 3 Şubat 1931 günü saat 10.47’de meydana gelen deprem yaklaşık bir dakika sürmüş. Yaklaşık otuz saniye sonra yine yaklaşık bir dakika süren ikinci bir deprem meydana gelmiş. Deprem o kadar şiddetli olmuş ki, büyük ağaçlar ve insanların ayakta durması imkansız hale gelmiş.
Yangınların kurtarma ekiplerinin çöken binalarda mahsur kalanlara ulaşmasını engellemesi, binalarda meydana gelen hasarın büyük olması nedeniyle can kayıpları yaşanmış. Hiçbir resmi tahliye emri verilmemiş olsa da, Napier’in 16.000 nüfusunun %90’a yakını geçici olarak şehri terk etmiş ve birçoğu Kuzey Adası’nın aşağı kesimlerinde konaklamış.
Yeniden inşa, zamanın mimari tarzları olan Art Deco ağırlıklı, İspanyol Misyonu, Stripped Classical ve Classical Moderne’i yansıtacak şekilde neredeyse anında başlamış. Art Deco’nun seçilmesinin ana nedeni moda olması ve Napier’in modern olmak istemesi olmuş.
Avrupa’da ortaya çıkan ve en çok 1920’den 1940’a kadar popüler olan Art Deco tarzı, 1930’ların başında binalarda en popülerdi. Dekoratif temalar arasında güneş ışınları ve çeşmeler, gökdelen şekilleri, hız, güç ve uçuş sembolleri, geometrik şekiller ve antik kültürler yer alır.
Napier’e genellikle 1930’ların film seti deniyor. Sokakların tadını çıkarmanın en iyi yollarından biri kendi kendine yürüyüş yapmak. Şehir çevresinde kendiniz yürüyebileceğiniz gibi rehberli yürüyüşler de satın alabilirsiniz. Napier, her Şubat ayında bu mirasını, eski model arabalar, moda ve müzik de dahil olmak üzere 1930’lara ait her şeyin şık bir kutlaması olan Art Deco Festivali ile kutluyor. Napier Gezi Rehberi
Napier birçok kaliteli şarap imalathanesine, muhteşem restorana, bara ve kafeye ev sahipliği yapmakta.
Napier'e nasıl gidilir?
Napier ülkemize çok uzak bir konumda bulunduğu için ancak birçok aktarma ile gitmek mümkün. Uçuş aramak için tıklayın.
Biz bir cruise gezisinin durağı olarak Napier’de bulunduğumuz için ulaşımımız zor olmadı. Wellington gezi rehberi
Napier'e ne zaman gidilir?
Napier’de hava Yeni Zelanda Güney Adası’ndaki şehirlerden daha sıcak olsa da, yine de çok değişken ve öngörülemez olabiliyor. Bu, yağmur ve sert rüzgar gibi sadece bir günde bir dizi farklı hava olayının yaşanmasıyla sonuçlanabilir. Napier Gezi Rehberi
Genel olarak, Napier’in iklimi ılık yazlar ve serin kışlar ile karakterize diyebiliriz. Yazın aşırı sıcaklıklar yaşanması pek olası değildir ancak rüzgar nedeniyle bazı bölgelerde daha soğuk hissedilebilir.
Bununla birlikte, Napier’i ziyaret etmek için gerçekten ‘en iyi zaman’ diye bir şey yok çünkü sıcaklıklar yıl boyunca oldukça yakın. Bununla birlikte Napier Güney Yarımküre’de yer aldığı için ülkemize göre kış ve yaz aylarının tam ters olduğunu unutmayın. Eğer soğuk ve rüzgar az olsun istiyorsanız gezinizi Aralık-Mayıs arası orada olacak şekilde planlamanız daha doğru olur.
Marine Parade Napier Gezi Rehberi
Yaklaşık 3 kilometrelik ikonik sahil, Napier’i Pasifik Okyanusu’na bağlıyor ve kuzeyde Mahia Yarımadası’nı, güneyde Cape Kidnappers‘ı kapsayan muhteşem manzaralar sunuyor.
1889 yılında, şu anda Marine Parade yolu olarak bilinen yerde su baskınını önlemek için bir deniz duvarı yapılmış. Deniz Duvarı yerine şu anda Marine Parade bulunuyor ama Sound Shell’den tepeye doğru Marine Parade patikasının bitişiğinde hala Duvar’dan parçalar görülebilmekte.
Bugün Marine Parade, aile dostu aktiviteler için bir mekân ve birçok şehir etkinliği ve kutlaması için bir odak noktası haline geldi. Ellison Caddesi‘nin karşısındaki güney girişinden başlayan tesisler şu şekilde; bisiklet yolu, Yeni Zelanda Ulusal Akvaryumu, büyük çocuklar ve küçükler için ayrı alanlara sahip geniş bir oyun alanı, BaySkate kaykay parkı, Resif Bahçesi, Batık Bahçeler, Mini Golf, Napier i-Site Ziyaretçi Merkezi, Resif Pania heykeli, Okyanus izleme platformu, Okyanus Spa kompleksi, MTG Müzesi Tiyatro Galerisi.
Çok sayıda bar, kafe, restoran ve dondurma dükkanı da bu bölgeyi daha hareketli yapıyor. Marine Parade boyunca uzanan sahil yolu da koşucular, yürüyüşçüler ve bisikletçiler arasında popüler. Napier Gezi Rehberi
Napier’in ikonik Sprit of Napier, Norfolk Pines, Deco Soundshell, Tom Parker Çeşmesi ve Pania of the Reef gibi eserleri şehrin geçmişini görsel olarak hatırlatıyor.
Sea Walls Napier Gezi Rehberi
Napier Sea Wall, binalara yayılmış ve Napier’in her yerinde etkileyici ama bir şekilde belirsiz dış cephelere yayılmış dikkat çekici tablolardan oluşan bir koleksiyon. Toplamda hayran olunacak 49 sanat eseri var. Deniz Duvarları, okyanusların şu anda karşı karşıya olduğu önemli çevre sorunlarına odaklanan ve doğal kaynakların uzun vadeli sürdürülebilirliğinin önemini vurgulayan toplum temelli eğitim çabalarının bir yansıması.
Deniz Duvarları 2016-17’de Napier’de gerçekleştirilen küresel bir sokak sanatı projesi. Napier, kar amacı gütmeyen bir kuruluş olan PangeaSeed tarafından düzenlenen Sanat ve aktivizm diğer adıyla ARTvisim‘e, katılan ilk Yeni Zelanda şehri oldu. 2018’de Meksika, Kanada, Vietnam, Sri Lanka, Endonezya ve ABD’nin de aralarında bulunduğu 15 ülkede 30’dan fazla projen u projeyi takip etti. Tüm dünyadaki üç yüz elli duvar resminin hepsi hala duruyor. Bunlardan 50 tanesi Napier’de.
Seawalls projesi iki aşamada gerçekleşmiş: 2016’daki ilk aşamada ulusal ve uluslararası sanatçılar Napier merkezdeki ve Ahuriri’de 29 boş duvarı dönüştürmüş. Çalışmaları aşırı balıkçılık, plastik ve kirlilik, küresel iklim değişikliği ve habitat kaybı gibi konuları dokunaklı bir şekilde ele alınmış. Bu çarpıcı bir başarı sonrası ertesi yıl daha fazla sanatçıyı görevlendirilmiş ve 21 duvar resmi daha boyanmış.
Belediye, festivalin şehre getirilmesine yardımcı olmak için 30.000 $ katkıda bulunmuş. Konaklama, yemek, boya, iskele ve ekipman konusunda çok sayıda sponsor katkı sağlamış. Sanatçılar ise ücret almamış.
Bunları Napier’in merkezinde ve daha geniş olarak banliyölerde bulabilirsiniz. iSite Ziyaretçi Merkezi‘nden (Marine Parade’de, Soundshell’in hemen yanında bulunur) bir harita alıp hepsini tek tek bulabilirsiniz. Hava güzelse hepsini görebilmek için için Napier City Bike Hire’dan bisiklet kiralamak da iyi bir fikir olabilir.
Yeni Zelanda Ulusal Akvaryumu Napier Gezi Rehberi
Aileler için mükemmel bir aktivite olan Yeni Zelanda Ulusal Akvaryumu, Yeni Zelanda’dan ve dünyanın dört bir yanından 100’den fazla su ve kara hayvanına ev sahipliği yapmakta. Tuatara ve Kiwi de dahil olmak üzere Yeni Zelanda’nın yerli yaban hayatını burada görmek mümkün. 1,5 milyon litrelik okyanus suyu ile çevrili tünelde yürürken; vatozları, köpekbalıklarını ve daha fazlasını görebilirsiniz.
Ayrıca popüler küçük penguenleri Penguin Cove‘daki evlerinde ziyaret edebilirsiniz. Daha da yakınlaşmak istiyorsanız, beslenme zamanı geldiğinde ‘Yakın Karşılaşma Deneyimi’ için rezervasyon yaptırabilirsiniz. Çıkışta lezzetli bir ikram için Fishbowl Café’ye uğramayı unutmayın.
Otatara Reserve Napier Gezi Rehberi
Taradale‘nin eteklerinde yer alan Ōtātara Pā Tarihi Rezervi’nde Maori tarihini hakkında bilgi alabilir, canlı bir topluluğu destekleyen terasların, yerleşim alanlarının ve yiyecek depolama çukurlarının kalıntılarını görebilirsiniz.
Biz Shore Excursions‘dan Hawkes Bay Scenic Tour‘u satın almıştık. Bu Napier turumuzda Napier’in geçirdiği deprem ile ilgili bilgi aldık ve Art Deco’ya geçiş sürecini öğrendik.
Merkezdeki Art Deco mimariyi ve Sea Wall örneklerini gördükten sonra Bluff Hill’e çıkarak Napier’i yukarıdan gördük.
Haumoana ve Hastings’e geçtik buradaki elma, şeftali, üzüm ve kivi yetiştiriciliğini gördük. Bizden oldukça farklı bir teknik kullanılıyor. Elma ve şeftali ağaçları aynı üzüm bağları gibi dizayn edilmişti.
Havelock North tarafında Napier’in çok güzel doğasını gördük.
Daha sonra bir Bal Üretim Çiftliği‘ne gittik burada yarısı cam kovanlarda arıların yaşamını ve kraliçe arıyı görme imkanı bulduk. Bu bölge bal üretimi ile öne çıkıyor. Çok sayıda balın tadına baktık ve bazıları gerçekten çok güzel ve farklıydı.
Son olarak Te Meta Park tarafından Napier doğasını izledikten sonra Napier merkeze döndük.
Gemimize döndüğümüzde Napier sakinleri yapılan festivallerdeki kıyafetlerini giymiş şekilde Napier’in havasını yansıtmak üzere çok hoş bir şekilde üzere bizi bekliyorlardı.
Sonraki durağımız olan Picton için tıklayın.
Diğer Yeni Zelanda yazılarımız için tıklayın.