Auckland Gezi Rehberi

Auckland, Yeni Zelanda’nın Kuzey Adası’nın da kuzeyinde ülkenin en büyük şehri. Auckland, Yeni Zelanda’nın birçok şehrinden farklı bir profile sahip. Dunedin, Picton, Christchurch, Tauranga gibi şehirlerde çok sakin bir hayat varken Auckland 1,5 milyon nüfusa ve hareketli bir hayata sahip. Yeni Zelanda, Güney ve Kuzey olmak üzere iki ayrı büyük adadan oluşuyor. Güneyden kuzeye gittikçe yerel halk olan Maori’ler ve göçmenlerin sayısı artıyor. Yine diğer tüm şehirlerde müstakil olan evler Auckland’da çok katlı olarak görülüyor artık. Auckland gezi rehberi

Esasınsa Auckland büyük bir şehir ama bir turist olarak görmeniz gereken ana bölge Auckland Limanı’nın etrafında toplanıyor. Auckland merkezi olarak görülecek yerler sınırlı, neredeyse hepsini bir günde görebilirsiniz. Fazla zamanınız varsa sıkılır mısınız; hayır ama sonrası güzel zaman geçirmeye döner. Biz Auckland’a üç günümüzü ayırmıştık. Birinci gün şehir merkezini gezdikten sonra araç kiralayarak 2 günümüzü Auckland dışına ayırdık. Auckland gezi rehberi

Auckland’a ülkemizden direkt uçuş bulunmuyor. Aktarmalı da olsa THY da Auckland’a uçmuyor. Qatar, Singapore, Emirates Havayolları’nın aktarmalı uçuşları ile Auckland’a ulaşabilirsiniz. Uçuş aramak için tıklayın.

Auckland, Yeniz Zelanda’nın Kuzey Adası’nda olduğu için ülkenin en güzel havasına sahip. Güney yarımkürede yer aldığı için Yeni Zelanda ile ülkemizin yaş ve kış ayları tam tersi. Yani bizde kış iken orada yaz mevsimi yaşanıyor. Oradaki yaz aylarında da hava hiçbir zaman çok sıcak olmadığı için Aralık-Şubat aylarında orada olmak en doğrusu olacaktır.

Auckland’ın her bölgesi birçok açıdan oldukça farklı. Doğu, birçok Çin ve Vietnam restoranıyla ağır bir Asya etkisine sahip, kuzey kıyısı çok daha zengin banliyöler ve topluluklarla dolu, güneyi şehrin daha zorlu bir kısmı olarak kabul ediliyor ve Polinezya köklerine sahip. Batı ise bu türlerin bir karışımı denilebilir. Auckland gezi rehberi

Auckland’la ilgili başka bir şey de ulaşımın çok kolay olmaması. Yoğun saatlerde trafik yoğun bir şekilde sıkışıyor ve toplu taşıma yavaş, etkili değil ve pahalı. Bu nedenle otelinizin toplu taşımayı çok kullanmayacağınız bir lokasyonda olmasında çok fayda var. Auckland gezi rehberi

Bize göre Viaduct Harbour, Queen Street civarında bir otel işinizi çok kolaylaştıracaktır.

Yeni Zelanda için iki ayrı vize uygulaması var ve ikisi de online alınıyor. Eğer Avustralya Sydney’den başlayan Cruise ile Yeni Zelanda’ya gidecek ve aynı cruise ile Sydney’e dönecekseniz NZETA adı verilen ve cep telefonu uygulaması üzerinden alınan biz vize yeterli oluyor. Bu vizeyi almak nispeten daha kolay.

Eğer Havayolu ile ülkeye girecekseniz ya da bizim gibi cruise ile girdikten sonra Yeni Zelanda şehirlerinden birinde gemiden daimi olarak inecekseniz normal Yeni Zelanda vizesine ihtiyacınız var ki bu biraz meşakatli. Biz iki aile bu vizeye başvurduk ve vizelerimizi aldık. Ancak 110 ülke gören bir aile olarak doldurduğumuz en detaylı ve zor vize Yeni Zelanda’ya aitti diyebiliriz. Sorulardan sadece bir tanesini yazıyorum gerisini siz tahmin edin; “Askerliğinizi yaptığınız birliğin komutanı kimdi?” Auckland gezi rehberi

Yeni Zelanda vizesine internet üzerinden başvuruluyor ve onay da mail ile geliyor. Pasaport teslim etmiyorsunuz ya da daha sonra da istenmiyor. Sisteme girdiği için ülkeye girişte vizenizi görüyorlar. Tabii ki havayollarının sorma ihtimali vs gibi nedenlerle yanınızda mutlaka basılı halini de bulundurmalısınız.

Vize başvurusunu başlatmak için tıklayın

Viaduct Harbour & Waterfront Auckland gezi rehberi

Viaduct, restoranlar, barlar ve kafelerle çevrili pitoresk bir liman. Eğer Sky Tower’a çıkarsanız ya da Google Map’den bakarsanız buranın yapısını daha iyi anlıyorsunuz. Viaduct, hem yerli halk hem de turistler için popüler bir bölge. İster dışarıda yemek yemek, bir içki içmek veya sadece manzarayı seyretmek için bir yer arıyor olun, ya da sadece hava almak için yürüyüş yapmak istiyor olun Viaduct tam aradığınız yer Auckland’de. Auckland gezi rehberi

Yapacak eğlenceli bir şey arıyorsanız liman boyunca yürüyüşe çıkın ve güzel manzaraların keyfini çıkarın. Eğer Viaduct etrafında tam bir tur atmak isterseniz köprüden geçerek bu turu tamamlayabilirsiniz. Bazen köprü açılıyor ve teknelerin çıkmasına ya da girmesine izin veriliyor. Ancak bu kısa sürüyor ve beklerseniz köprüyü geçebilirsiniz. Marinaya girip çıkan süper yatları ve tekneleri izleyebilirsiniz. Eğer denizle aranız iyiyse ve vaktiniz varsa, yelken açmak, balık tutmak ve hatta yakındaki adalara feribotla gitmek için pek çok fırsat var. Ayrıca Auckland Limanında bir tekne turu da yapabilir Auckland’ı deniz tarafından da görebilirsiniz. Auckland gezi rehberi

Yüzme Havuzu modası burada da var

Tam köprünün ayağında da Karanga Plaza Harbour Pool yüzme havuzu var. Avustralya’da olduğu gibi burada da deniz suyu ile dolu deniz kenarındaki havuzlar çok moda.

Yemek meraklıları, muhteşem restoran, kafe ve bar seçenekleriyle Viaduct ve Waterfront bölgesini sevecektir. Her zevke ve bütçeye uygun mutfaklarla kaliteli yemeklerden sıradan yemeklere kadar her şeyi bulacaksınız. Yerel halk Soul Bar and Bistro, Hello Beasty, Botswana Butchery, Oyster & Chop, Bivacco ve White + Wong’s‘u tavsiye ediyor. Manzaralı bir içki içmeyi tercih edenler için ise Rooftop at QT, Parasol & Swing ve Dr Rudi’s gibi diğer çatı barları kesinlikle göz atmaya değer. Auckland gezi rehberi

Biz Hello Beasty’i (Fusion Kore Mutfağı), Bivacco (İtalyan Mutfağı) ve Frida Cocina’yı (Meksika Mutfağı) denedik ve hepsinden memnun ayrıldık. Ama özellikle Hello Beasty farklı bir seviyeye taşımış bu işi. Auckland gezi rehberi

Aile dostu eğlence arıyorsanız Yeni Zelanda Denizcilik Müzesi‘ne gidebilirsiniz. Müze, Pasifik denizcilerinin keşif gezileri ve Yeni Zelanda’nın keşfi hakkında onlara eğitim verirken çocukları saatlerce eğlendirecek interaktif gösteriler ve aktivitelerle dolu. Auckland gezi rehberi

Viaduct ve Waterfront ile ilgili en güzel şey buranın atmosferi. Özellikle hafta sonları etkinliklerle dolup taşan canlı, enerjik bir yer. İnsanlar buraya güneşin tadını çıkarmak, rahatlamak ve sosyalleşmek için geliyorlar.  Biz de buradaki masalarda oturarak hem biraz dinlendik hem de güneşin tadını çıkardık. Bir mekana ödeme yapmadan da bir yerlerde oturacak keyifli yerler bulmak maalesef hasret olduğumuz bir durum.

Konu Auckland’ın ünlü gece hayatı hayatına geldiğinde biz maalesef bu kısımda olamadık. Ancak ilgileniyorsanız güzel bir gece hayatı olduğuna dair birçok yaz bulabilirsiniz. Biz bunun yerine güneş batarken bölgede bir yürüyüşe çıktık ve bol bol sohbet ederek ortamın ve anın tadını çıkarttık.

Auckland Sky Tower Auckland gezi rehberi

Sky Tower sokak seviyesinden 186 metre yükseklikten şehri görmenizi sağlıyor ve bu şehrin yapısını anlamak için çok faydalı oluyor. Biz Auckland’daki ilk saatlerde bu aktiviteyi yaptık ve bu sayede şehri çok daha kolay çözdük. Gözlem katı 360 derece açık havada 80 km’ye kadar bir görüş sağlıyor. Bu sayede Tāmaki Makaurau bölgesindeki önemli simge yapıları, 53 yanardağı ve diğer tarihi yerleri tespit edebiliyorsunuz.

Eğer manzara eşliğinde yemek yemek istiyorsanız, Sky Tower – Orbit 360˚ Dining dönen restoranında unutulmaz deneyim sahibi olabilirsiniz. Biz  The Lookout Cafe’de kahve içerek biraz dinlendik ve yolumuza devam ettik.

Sky Bar da diğer bir alternatif ama bizim vaktimiz olmadı. Yeni Zelanda’nın en yüksek barı olan SkyBar, Moët & Chandon ortaklığıyla bulutların üzerinde 182 metre yükseklikte yer almakta ve gün doğumundan gün batımına kadar 360°’lik heyecan verici manzaralar sunmakta.

Sky Tower Hediyelik Eşya Mağazası alt katta çıkışta yer alıyor ve çok çeşitli hediyeler ve hediyelik eşyalar. Resmi All Blacks ürünlerinin yanı sıra Sky Tower ve Aotearoa’dan birçok harika hatıra eşyası bulabilirsiniz. Sky Tower’da Sky Walk ve Sky Jump da yapmak mümkün.

Sky Walk Auckland gezi rehberi

Biz denemedik ama Yeni Zelanda’daki en yüksek binası ve Auckland’ın en ünlü yapısı olan Sky Tower’ın dış halkasının etrafında yürüyebilirsiniz. Auckland City’nin 192 m yükseklikteki 360 derecelik manzarası kesinlikle nefes kesici. Yürüme parkurunda korkuluk olmadığından bu cesareti olmayanlara ya da yükseklik korkusu olanlara göre değil kesinlikle. Yeterince cesursanız, kenardan eğilmek gibi isteğe bağlı zorlukları da deneyebilirsiniz. Sky Walk bileti (215 NZ) alırsanız bu bilet Gözlem Katına çıkmanıza da izin verir.

Sky Jump Auckland gezi rehberi

Sky Jump, bir tür Bungee Jumping ama tam serbest düşüş yapılmıyor. Sağ ve soldan bir tel rehbere bağlı olarak 11 saniyelik bir düşüş gerçekleştiriliyor. Bizce bu işin heyecanını oldukça azaltacak bir faktör. Bu aktivite bileti de (330 NZ) Gözlem Katına çıkmanıza olanak sağlıyor.

Feribot Terminali Auckland gezi rehberi

Auckland Feribot Terminali, aynı zamanda Şehir Merkezi Feribot Terminali olarak da biliniyor.  Auckland CBD’yi North Shore, West Auckland ve Güney Auckland’daki banliyölere ve Hauraki Körfezi’ndeki adalara bağlayan Auckland feribot ağının merkezi. Terminal, Auckland sahilinde, Queen Caddesi’nin kuzey ucunda, yerel otobüs ve trenlerin merkezi olan Waitematā tren istasyonunun karşısındaki Quay Caddesi’nde yer almakta.

Feribot terminali iki ana unsurdan oluşur: Queen Caddesi’ne ve CBD’ye bakan sarı Edward dönemi Barok binası (Edwardian Building) ve daha yeni rıhtımlar, Waitematā Limanı’na bakan bir bekleme alanı binası.

Edward Dönemi Binası Auckland gezi rehberi

20. yüzyılın başlarında Auckland Liman Kurulu, Auckland’da özel bir feribot binasına duyulan ihtiyacı fark etmiş. Orijinal planlar beş katlı bir yapıymış ancak kamuoyunun yüksek binaya tepkisinden sonra dört kat ve saat kulesi olan bir tasarımla değiştirilmiş. San Francisco Feribot Binasına benzeyen yapı Alex Wiseman tarafından tasarlanmış ve Philcox and Sons tarafından inşa edilmiş. 1912 yılında, granit tabanlı kumtaşı ve tuğladan imal edilerek tamamlanmış. 1982’de yanına yeni bir feribot binası inşa edilmiş. Auckland gezi rehberi

Queen Street Auckland gezi rehberi

Queen Street, Yeni Zelanda’nın en büyük şehri olan Auckland’ın ana ticari caddesi. Kuzey ucu, Auckland sahilindeki Queens Wharf’tan, Britomart Taşıma Merkezi ve Şehir Merkezi Feribot Terminali’nin bitişiğine kadar 3 km uzanıyor. Cadde düze yakın bir eğimde.

Auckland Domain (Pukekawa) Auckland gezi rehberi

Pukekawa / Auckland Domain Auckland’ın en eski ve en büyük parklarından biri. Sönmüş bir yanardağ konisinin etrafında 75 hektarlık bir alanda yayılmış durumda. Volkanik aktivitenin oluşturduğu ‘tüf halkaları’ arazi hatlarında görülebiliyor ve doğal bir amfitiyatro oluşturuyor.

Pukekawa / Auckland Alanı, antik Pukekawa Yanardağı‘nın kalıntısı. Krateri spor sahalarının dışına kadar uzanıyor. Küçük volkanik tepe, Tamaki Makaurau’nun erken tarihi boyunca birçok farklı iwi’nin (kabilelerin) yaşadığı ve uğruna savaştığı bir pa alanı olan Pukekaroa.

Vali Robert Fitzroy, 75 hektarlık parkı yeşil alan olarak 1843’te ayırmış ve o zamandan bu yana gelişerek pek çok değişikliğe uğramış. İkinci Dünya Savaşı sırasında Amerikan birlikleri tarafından kamp alanı olarak kullanılmış.

1920’lerde eklenen Domain Wintergarden da (Art Deco tarzı Kış Bahçesi) burada yer alıyor. Domain Wintergarden 1900’lerin başında Auckland’lı mimar William Gummer tarafından tasarlanmış ve Pukekawa / Auckland Alanında yer alan bir bahçeler kompleksi. Seralar, iki yıl süren sismik güçlendirme ve restorasyon çalışmalarının ardından yakın zamanda yeniden açıldı. Te Wherowhero, Ngāti Whātua ve Ngāpuhi’nin Waikato kabileleri arasında devam eden barış anlaşmasını temsil eden güçlü bir tōtara ağacı ve Auckland Savaş Anıtı – Müzesi de yine bu alanda bulunuyor.

Mount Eden Auckland gezi rehberi

Mount Eden, Auckland’ı Sky Tower dışında yukarıdan görebileceğiniz bir tepe. Zengin bir yerleşim bölgesi olan Mount Eden’ın merkezinde Maungawhau olarak da bilinen yanardağ zirvesi bulunuyor. Yanardağın etrafı, Hauraki Körfezi’nin manzaralarına çıkan yürüyüş ve koşu parkurlarıyla dolu. Ünlü All Blacks takımının ragbi maçları Eden Park’ta oynanıyor. Buradaki kriket maçları da izleyicilerle dolup taşıyor.

Biz Mount Eden’e çıktık aracımızla ama bu manzarayı göreceğimiz yeri garip bir şekilde bulamadık. Yolumuz da biraz uzun olduğu için yola devam ettik. Ancak manzaranın o sırada nasıl güzel olduğunu unutmuşuz, biraz daha arasak daha doğru olurmuş. Biz navigasyona Mount Eden şeklinde girmiştik rotayı, Mount Eden Summit ya da Mount Eden Lookout yazmak gerekiyormuş doğru lokalizasyon için.

Wētā Workshop Tours & Wētā Cave

Weta Workshop, Yüzüklerin Efendisi ve daha başka birçok filmin yapımına katkıda bulunmuş bir şirket. Burada tasarım, üretim, Oscar ödüllü aksesuarlar, kostümler ve yaratık efektleri son teknoloji ve el yapımı sanatla birleştiriliyor.  Wētā Workshop, Yüzüklerin Efendisi ve Hobbit üçlemelerindeki Akademi Ödülü kazanan çalışmalarıyla tanınıyor. Ancak, onun parmağının olduğu başka birçok film ve dizi de var. Sürekli büyüyen gişe rekorları kıran yapımlar listesinde Blade Runner 2049, Avatar, Narnia Günlükleri, Dune, Black Panther: Wakanda Forever bunlardan bazıları.Turlar sizi en büyük Hollywood gişe rekorları kıran filmlerinden bazılarında büyülü bir yolculuğa çıkarıyor.

Ziyaretçiler, film büyüsü yaratmak için kullanılan farklı türden aksesuar yapımını, kostümleri ve özel efektleri keşfedebiliyorlar. Yol boyunca Orta Dünya’dan ve ötesinden eşyalar da dahil olmak üzere çok sayıda tanınabilir aksesuar, karmaşık model ve set parçası var.  Wētā Mağarası mağazası bol miktarda fotoğraf fırsatı sunuyor.

İsterseniz burada tur da satın alabiliyor bazı şeyleri atölyede kendiniz deneyimleyebiliyorsunuz. Atölyeye katılırsanız malzemeler ve modelleme kiliyle heykel yapmayı öğrenebilir, deri işçiliğine giriş bölümünde deri bir hatıralık eşyayı tasarlayıp boyayabilirsiniz. Ya da özel efekt makyajını ​​elinizde deneyip korkunç yaralar yapmayı, sahte kan, yara izleri ve sıyrıklar yaratmayı öğrenebilirsiniz. Atölyeler giriş niteliğinde olduğu için yapabildiğiniz kadarı ile sınırlı ve yaratıcı bir deneyim gerekli değil.

Weta’nın Auckland gibi Wellington‘da da bu şekilde bir atölyesi var. İkisinden biri için rezervasyon yapmak isterseniz tıklayın.

Auckland’a yakın gidilebilecek noktalar

Biz iki günümüzü aracımızla Auckland çevresine ayırdık. 1.gün plajları gördük, 2.gün ise Rotaura tarafına giderek Kiwi‘leri gözlemi, Maori Village ziyareti yaptık.

Parkinson Lookout

Auckland şehir dışında İlk noktamız yukarıda yazdığımız Mount Eden’di. Sonraki durağımız ise Parkinson Lookout oldu. Burada uzak bir noktadan tüm Auckland’ı görebiliyorsunuz. Buraya ulaşmak için navigasyona Parkinson Lookout diye girmelisiniz. Aracınızı yolda park edip 2-3 dk ağaçlar altında güzel bir yoldan yürümeniz gerekiyor.

Anawhata Beach

Auckland çevresinde nerelere gidebiliriz diye araştırma yaptığımızda Anawhata Beach‘in bu güzel görüntüsü ile karşılaşarak listemize dahil etmiştik. Yol Auckland’dan sonra 1 saat sürüyor ve önemli bir kısmı stabilize. Buna ilaveten araçla plaja iniş yok ve bu manzara noktasından sonra plaja yürümeniz gerekiyor. Yokuş aşağı sanırız yürüyerek yarım saat sürerdi. Biz fotoğraf çekip bir sonraki durağımız olan Piha Beach’e devam ettik ama piknik malzemeleri ile ailece aşağı inen aileler vardı.

Piha Beach

Piha Beach; Piha Beach ve North Piha Beach olarak iki kısma ayrılıyor. Bu iki plajın arasında da Lion Rock yer alıyor. Piha, Yeni Zelanda’nın en ünlü sörf plajı. Kuzey Adası’nın batı kıyısında, Auckland şehrine 40 km uzaklıkta bulunan bu siyah demir kumlu plaj, Tasman Denizi’nde surf yapmak isteyenlerin favori noktası.

Piha Beach bazen hava durumuna bağlı olarak karamsar, sisli ve gizemli, vahşi ve rüzgarlı olabilir. Güzel havalarda herkes buraya akın ettiği için buraya giden yollar yoğun oluyor ve park yeri bulmak oldukça zor oluyor. Biz epey aradıktan sonra park yeri bulabildik. Yemek yenebilecek yerler de oldukça sınırlı ve birçoğu Güney Piha Beach’de bulunuyor. Buraya giderken yanınızda yiyebilecek bir şeyler olmasında fayda var. Biz bir patates kızartmasını zor bulduk ama çok lezzetliydi.

Piha, 1956’da iki Kaliforniya’dan gelen iki cankurtaran tarafından Yeni Zelanda’da Malibu sörfünün merkezi haline getirilmiş. Tabii ki surf burada daha önce de yapılıyormuş. Hatta Yeni Zelanda’da düzenlenen ilk sörf yarışı 1930’larda Piha’da yapılmış.

Piha Beach ile şaka olmaz

Piha’da uçurumlar ve akıntılar var ve inanamayacağınız kadar acımasızdır. Garip bir şekilde ayağınızın altındaki kum da oyuluyor. Hiç hareket etmediğiniz halde bileğinize gelen su birkaç dalga sonrası dizinize geliyor. Bunun dışında denizin içinde ani derinleşen noktalar da var. Bu yüzden sadece cankurtaranların gözetimi altında olan 2 sarı-kırmızı bayrağın arasında denize girmelisiniz. Girmek derken yüzmeyi hayal dahi etmeyin. Kastımız biraz dalgalarla eğlenmek. Bunu da çok sınırlı yapmanızda fayda var çünkü bu plajın hiç şakası yok.

Piha sadece sörf ve kumdan ibaret değildir. Lion Rock ve etrafındaki yürüyüş parkurlarını da deneyebilirsiniz. Plaj, çok sayıda çalılık patikadan erişilebilen, subtropikal ormanlardan oluşan korumalı bir park alanı olan Waitakere Sıradağları tarafından çevrelenmiş durumda.

1996’de Demir Adam yarışması Piha Beach’de düzenlenmiş. Bu inanılmaz sahneleri izlemelisiniz.

Karekare Beach

Karekare, Yeni Zelanda’nın Batı Auckland bölgesinde, Waitākere Sıradağları ile büyük siyah kumlu sörf plajı arasında sıkışmış küçük bir kıyı yerleşimi.

Karekare Beach, Piha plajının güneyinde yer alıyor. Karekare Plajı, geleneksel ismi Waiteahoaho olan Company Deresi ile Karekare Deresi’nin birleştiği nokta bulunuyor. Aracınızı park ettikten sonra Waiteahoaho Deresi boyunca yaklaşık 15 dk yürüyerek Karekare Beach’e ulaşıyorsunuz. Derenin sağındaki yol plaja değil Surf Club’e gidiyor. Bu yüzden tabelaları takip ederek derenin sol yakasını akip edin.Karekare Şelaleleri plajın iç kesimlerinde yer almaktadır.

Karekare plajı, güneyde Karekare Deresi, Karekare Plajı ve kuzeyde Tāhoro / Union Koyu ile ayrılan iki bölüme ayrılmış. Karekare’deki iki önemli coğrafi alan, geleneksel olarak Te Matua ve Te Tokamatua adlarıyla bilinen, plajın sırtındaki önemli bir tepecik olan The Watchman ve Karekare’nin güneyinde bulunan Paratahi Adası.

Karekare, 3 ila 5 milyon yıl önce tektonik kuvvetler nedeniyle yükselen Waitākere Yanardağı’nın eski bir volkanik kraterinin kalıntıları. Kara tarafındaki Te Matua (The Watchman), kraterin kalan en sert dasit kısmı ve denizdeki Paratahi Adası bir lav kubbesi.

Kare Kare Fall

Yine otoparktan yaklaşık 10 dk’lık bir yürüyüşle de Karekare Şelalesi‘ne ulaşıyorsunuz. Yol biraz yokuş ama değiyor. Yürüyüş çok zor olmasa da başlangıçta merdiven var ve bu da onu tekerlekli sandalye veya bebek arabası için uygunsuz hale getiriyor. Yine de, şelalenin kendisine erişemeseniz bile, patika başlangıcından görünen manzara da fena değil.,

Otorohanga Kiwi House

Burası Yeni Zelanda’da Kiwi görebileceğiz az sayıda yerden birisi. Yeni Zelanda’nın simgesi olan Kiwi gece yaşadığı ve yuvası köstebek gibi yer altında olduğu için doğal ortamlarında görmek neredeyse imkansız. Burada da yine gündüz ortamında göremiyorsunuz. Bir karanlık oda hatta bayağı karanlık bir oda yapılmış.

Camın arkasındaki bu 2 odada Kiwi’leri görme şansı yakalıyorsunuz. Biz şanslıydık yaklaşık 1 m yakınımıza kadar geldi ve görebildik. Ama görmeden de dönmeniz oldukça yüksek bir olasılık. Zaten mümkün değil ama Karanlık Oda’larda fotoğraf çekmek yasak.  Koyduğumuz fotoğraflar doldurulmuş Kiwi’lere ait.

Burada Kiwi dışında başka hayvanları da görebilirisiniz ama bu kısım oldukça zayıf. Sadece Kiwi için gidilebilir.

Waitomo Glowworm Caves

Waitomo 300’den fazla yeraltı mağarasından oluşan bir kompleks. Binlerce yıl boyunca yeraltı akarsularının kireç taşını oyması sonucunda oluşmuşlar. Bölgeye adını veren Waitomo, yerli dili olan Māori’de bir delikten geçen su anlamına geliyor. Mağaralar, mağaraları keşfetmek, iniş yapmak ve rafting yapmak isteyen yüzlerce ziyaretçiyi çekiyor. Ancak asıl cazibe merkezi ve buradaki asıl olay mağaralardaki gece gökyüzü gibi parıldayan milyonlarca minik ateş böceğini görmek.

Waitomo Glowworm Mağarası

Bir asırdan fazla bir süredir, ateş böceği hayranları göz kamaştırıcı ışık gösterisini görmek için Waitomo Glowworm Mağaraları‘na akın ediyor. Özellikle bu mağara çok popüler ve mutlaka önceden online bilet alınması gerekiyor. Aynı gün bilet bulmanız oldukça zor. Sadece rehberli tur ile geziliyor ve tur (79 NZD) 45 dk sürüyor.

Ruakuri Mağarası

Ruakuri Mağarası, New York‘taki Guggenheim Müzesi’ni anımsatan uzun bir spiral rampaya sahip modern mühendisliğin bir harikası. Tekerlekli sandalye ve bebek arabası erişimi için tasarlanmış olup mağara tabanına yumuşak bir iniş sağlıyor. Oradan, devasa sarkıtlar ve büyüleyici minik mavi ışıklarla dolu mağaralara giden doğal olarak aşınmış tünellerden oluşan bir labirentte gezebiliyorsunuz. Tur (113 NZD) 1,5 saat sürüyor ve sadece rehberli yapılıyor.

Aranui Mağarası

Aranui Mağarası, bir zamanlar bu mağaralardan akan tarih öncesi suların kalıntıları olan karmaşık ve güzel kireç taşı oluşumlarıyla öne çıkıyor. Burada ateş böcekleri bulunmamakla birlikte Aranui Mağarası, bölgenin en karmaşık mağara sistemine ve bazıları pembe renkte olan etkileyici sarkıt ve dikitlere ev sahipliği yapmakta. Tur (79NZD) rehberli yapılıyor ve 1 saat sürüyor.

Mitai Maori Village

Sonraki ve Yeni Zelanda’daki son durağımız Mitai Maori Köyü oldu. esasen burası Rotorua‘da. Ancak biz Yeni Zelanda’nın bazı şehirlerini cruise gezimizde gördüğümüz için buralarda bir günümüz vardı. Maori köyüne en yakın liman olan Tauranga‘da durduğumuzda biz ilk tercihimizi Hobbiton Village’den yana kullandık. zaten Maori Köyü ziyareti gece yapılıyor. Bu nedenle buraya Auckland’da kaldığımız günlerde gelmeye karar verdik.

Garip bir şekilde Yeni Zelanda’da Maori kültürünün izlerini bulmak mesela bir Haka Dansı seyretmek oldukça zor. Biz bunun için buraya Auckland’dan 2,5 saat araç kullanarak geldik.

Burası tahmin edersiniz ki bir Maori Köyü değil, turistik bir aktivite. İki büyük çadırda fena sayılmayacak bir yemek veriliyor.emek sırasında önce kalkıp Nehir kıyısındaki Kanolu gösteriyi izliyorsunuz. Sonra yemeğe tekrar dönülüyor. Yemek bitiminde bu defa Haka Dansı seyredilen kısma geçiyorsunuz.

En son olarak da Ateş Böceklerini görmek için karanlıkta bahçede bir tur atılıyor.

Hobbiton Village

Çok yakın olmamakla birlikte Auckland’da iken yapılan aktivitelerden biri de Hobbiton Village’a gitmek. Lord of the Rings filminin film seti olan köyü görmek Yeni Zelanda’daki çok önemli aktivitelerden birisi. Biz Hobbit Köyü’ne Tauranga’dan gitmiştik. Hobbiton Village yazımız için tıklayın.

Biz gitmedik ama Auckland Zoo, Auckland Art Gallery, SEA LIFE Kelly Tarlton’s Aquarium, Cornwall Park, Auckland Botanic Park.

Diğer Yeni Zelanda yazılarımız için tıklayın.