Inverness – Highlands

Inverness – Highlands

Bugün kiralık aracımızla Edinburg’dan ayrılıp İskoçya’nın üst kısımları olarak adlandırabileceğimiz “Highlands”e geçeceğiz. Gezimizin Edinburgh kısmının notları için tıklayın. Inverness’e geçmek için A9 adlı yolu takip edeceğiz ve arada Dunkeld ve Pitlochry’de duracağız. Eşim otelde beklerken ben şehir merkezindeki Sixt ofisinden aracı alıp otele geldim. Aracımız Skoda idi ama bir bonus oldu ve BMW verdiler; 1 serisi ama olsun 🙂

Hairy Coo

Hairy Coo

İlk durağımız olan Dunkeld Edinburgh’dan 60 mil uzaklıkta ve yaklaşık 1,5 saat sürdü. Esasında 1 saatte alınabilir gibi görünse de A9 duble bir yol değil ve inanılmaz derecede fazla sayıda hız kamerası var. Hem anlık hem de ortalama hız ölçen kameralar yaklaşık 5 km’de bir. Hem bu nedenle hem de trafik yoğun olduğu için hızlı ulaşım olamıyor İskoçya’da.

Dunkeld küçük bir kasaba ama oldukça sevimli. İlk başta yaklaşık 200 m uzunluğunda tek bir caddesi var sandık ama o kadar da küçük değilmiş. Cathedral Street’den girerseniz buradaki Turizm Ofisinden nereleri görebileceğiniz hakkında bilgi veriyorlar ve daha anlamlı oluyor gezi. Cathedral Street’in sonunda adından da anlaşılacağı gibi eski bir Katedral var. Katedral’in bahçesi ise direkt Tay Nehri ile birleşiyor. Bu güzel ortamın tadını çıkarabilir bir süre burada dinlenebilirsiniz. Biz burada biraz güzel manzaranın tadını çıkardık sonra kasabada bir kahve içip yaklaşık 1 saat sonra Dunkeld’den ayrılmış olduk.

Sonraki durağımız olan Pitlochry yaklaşık 20 mil uzaklıkta yani yarım saatte ulaşabiliyorsunuz. Pitlochry daha büyük bir kasaba ve haraket daha fazla. Burada da Dunkeld’de olduğu gibi kaliteli butik mağazalar ve cafeler var. Sanırım en fazla 1,5 saatte de buradan ayrıldık. Artık yolumuz biraz daha uzun Loch Ness / Inverness yakınındaki otelimiz için 100 mil civarında yolumuz var ki bu en az 2 saat demek. Yol çok güzel manzara içinden geçtiği için çok zevkli geldi bize. Daha önce sağdan direksiyonlu araç çok kullandığımız için artık bize zor gelmiyor ama bu konudaki tavsiyelerimiz için Londra ve Seyşeller yazılarımız okumalısınız.

Gelelim Inverness’e; Inverness diğer geçtiğimiz yerlerden daha büyük bir yerleşim yeri. Ness Nehri şehri ikiye bölüyor. En önemli yapı zaten hemen kendini gösteren Inverness Kalesi. Bir diğer önemli yapı da Inverness Katedrali. Nehrin iki yakasına da yayılan güzel manzaralar dışında Inverness’de bolca cafe, restoran ve butik mağaza var. Köprünün iki yakasında çapraz köşelerde yer alan Zizi ve Prime’ı tavsiye ederiz.

Yarın artık Loch Ness’i takip ederek önce Fort Williams’a oradan da Stirling’e geçeceğiz. Bugün hala vaktimiz olduğu için Inverness’i gezdikten sonra Loch Ness’in en iyi görüldüğü yerlerden biri olan Dores Beach’e gittik. Loch Ness’in iyi göründüğü diğer bir manzara noktası da The Fyrish Monument. Edinburgh ve diğer kasabalarda drone uçurmadık çünkü şehirlerde uçuşlarda işi tutuklamaya kadar vardıran cezalar söz konusu. Bu nedenle sadece göl vs gibi yerlerde uçuş yapma konusunda kararlıyız; başımız derde girmeden dönelim diyoruz. Burada güzel drone kareleri yakaladık, bakalım yarın nasıl manzaralar yakalayabileceğiz.

Yeri gelmişken ünlü Loch Ness Canavarı‘ndan da bahsetmek gerekir. Esasen tam bir Efsane tabii ki. Loch Ness Canavarı Loch Ness gölünde yaşadığı ileri sürülen efsanevi deniz canlısı.

Nessie (Loch Ness Canavarı)

Nessie (Loch Ness Canavarı)

İlk kez altıncı yüzyılda görüldüğü rapor edilmiş olsa da, “Loch Ness Canavarı” dünyanın gündemine 1934 yılında Londralı bir jinekolog olan Dr. Robert Kenneth Wilson’ın çektiği fotoğraflarla girmiş ve bundan sonra da popülerliği her geçen gün artmış. Bu fotoğraflar 21 Nisan 1934’te “Daily Mail” gazetesinde yayımlanırken Dr. Wilson adının zikredilmesini istememiş. Bu yüzden fotoğraflar o zamandan beri Cerrahın Fotoğrafları olarak anılmakta.

Loch Ness

Loch Ness

Fotoğraflardaki görüntülerden ve görgü şahitlerinin tariflerinden, bu yaratığın mezozoik zamanda (yani günümüzden 250 ilâ 65 milyon yıl önceki çağda) yaşamış olan plesiosaurus adlı sürüngenlerin soyundan geldiği ve bir şekilde hayatta kalmayı başardığı ileri sürülmüş. Tabii ki bilim çevreleri bu canlının varlığını kabul etmemekte.

Buna rağmen meraklı birçok araştırmacı aralarında sismik çalışmalar, derin su altı dalışlarının da olduğu birçok olanağı kullanarak bu canlının varlığını ispatlamaya çalışmakta.

Popüler kültürde de kendine geniş yer bulan ve sevimlileştirmek adına kendisine “Nessie” adı da verilmiş olan “Loch Ness Canavarı” hakkında sayısız kitap yazılmış, belgesel ve dramatik filmler çevrilmiş, şarkılarda yer verilmiş hattâ bilgisayar oyunları tasarlanmış.

Loch Ness canavarının ünlenmesinden sonra dünya yüzünde birçok gölde daha benzer yaratıkların görüldüğü ileri sürülmüştür. Bu efsanevi göl canavarlarından bir tanesi de Van Gölü’nde görüldüğü iddia edilen Van Gölü Canavarı. Bu tip çalışmaların çok faydası olduğu çok açık. Highlands bölgesinde Loch Ness gibi onlarca göl olmasına rağmen adı en çok bilinen göllerin başında geliyor Loch Ness.

Takiben otelimize gittik. Otelimiz tam anlamı ile Highlands ortasında bir Bed and Breakfast’dı. 3 çocuk, 2 köpek, keçiler, kazlar ve karı-koca ev sahipleri ile inanılmaz güzel bir mekandı. Burada aklımız kalmadı değil; keşke biraz fazla zamanımız olsaydı biraz kafa dinleseydik burada.

Bugün yolumuz oldukça uzun; Inverness’den çıkıp önce uzun süredir görmek istediğimiz üzerinden tren geçen tarihi Glenfinnan Viyadüğü’nü göreceğiz. Bunun için Fort William’a kadar gidip oradan yaklaşık 30 km sapmamız gerekiyordu. Burada özetle üzerinden tren geçen güzel bir kemerli köprü var. Biz internette görüp “birgün mutlaka gitmeliyiz” demiştik. Bu gezimizde de yol üzerinde değildi ama bir daha bu kadar yaklaşamayacağımız için gitmeye karar verdik.

Glenfinnan’a geldiğinizde sizi bir “Visitor Center and Glenfinnan Monument” tabelası karşılıyor. Eğer viyadüğü altından görmekle yetinirsiniz aracınızı buraya park edip yaklaşık 10 dk sonra Viyadüğün altına ulaşabilirsiniz. Ancak bizim gördüğümüz açı bu olmadığı için bu yolu seçmedik. Diğer seçenek park yerinden sonra yol üzerinden yukarıya doğru yaklaşık 700-800 m yürümek tren vagonlarından yapılan bir restoran ve müze var oradan saparak yürüyüş yoluna başlamak. Başlangıç noktası aynı zamanda Glenfinnan Tren istasyonu. Patika da restoranın hemen girişinin yanından başlıyor. Çok fazla tabela olmadığı için bu kadar detaylı anlatıyoruz. Yürüyüş dağ-tepe-çamur-yağmur yaklaşık gidiş-dönüş 2 saate yakın sürüyor.

Glenfinnan

Glenfinnan Viyadüğü

Biraz kişisel tabii ama bizim için önemli olduğu için her şeye değdi diyebiliriz ama oldukça zorlu bir rota olduğunu belirtmek lazım. Glenfinnan Viyadüğü ziyaretçi akınına uğruyor ama bu yolu yürüyen yaklaşık 20 kişi vardı ancak. Yürüyüşünüzün sonunda bu güzel manzara ile karşılaşıyorsunuz. Bir de viyadüğün üzerinde tren denk gelirse demeyin keyfinize. Biz tam dönüşün yarısında iken trenin geliş sesini duyduk ama yapacak bir şey yoktu o andan sonra. Eğer çok meraklı iseniz normal tren geçişini değil de Hogwart Ekspresi adı verilen buharlı lokomotifi beklerseniz mükemmel bir fotoğrafınız olabilir. Bu tabii ki beklemekle olacak bir şey değil önceden tren zaman çizelgesine göre çalışmanız ve ayarlamanız gerekir. Bizim burada tam kaçta olabileceğimiz bile tam belli olmadığı için treni denk getirmek için bir ayarlama düşünmedik doğrusu.

Hairy Coo ve biz :)

Hairy Coo ve biz 🙂

Bu yol üzerinde Highlands’in simgesi olan Hairy Coo adı verilen uzun saçlı öküzleri görmek istedik. Resmi adı Highland Cow olan hayvanın lokal adı ise Saçlı (Hairy) Coo (Coo İskoçya’da öküz demek). Esasında birçok çiftlikte bu hayvan var ama çiftlikler yoldan uzak olduğu için yakından görmek çok kolay değil her zaman. Bizim B&B’ımızın sahibesinin tavsiyesi ile elimizle koymuş gibi bulduk. İnverness’den çıkıp Loch Ness boyunca aşağıya inerken Foyers adında bir şelale var. Onun yanından girdiğinizde Cameron adındaki cafe’nin hem bu öküzleri hem de geyik vs gibi hayvanları var. Cafe’nin ürünleri de ayrı bir güzel.

Inverness ve Loch Ness’in bu bölgesinde çok yoğun doğa sporları ve trekking yapılıyor. Bu nedenle genellikle bu gibi B&B’larda 3-4 gece konaklanılıyor ve değişik parkurlarda yürüyüş yapılıyor ancak maalesef bizim böyle bir zamanımız yoktu. Kim bilir belki başka bir zaman.

Stirling’e gitmek için döndüğümüz ana yolumuzdaki ilk durağımız olan Fort William küçük bir kasaba, bir hamburger yedikten sonra biraz da dinlenerek yola devam ettik.

Buradaki manzaraların güzelliği nasıl bir rota izleyeceğinize bağlı. Inverness’den yola çıktıktan sonra Loch Ness’in kıyısından Fort William’a kadar önce Loch Ness’in kıyısında B852 yolunu, takiben Loch Lochy kıyısındaki A82 yolunu, Fort William’dan sonra yine A82 yolunu, Loch Lomond’a vardığınızda sol kıyısında yine A82 yolunu takip ederek en altına kadar inerek Glasgow ya da Stirling’de konaklamanızı tavsiye ederiz. Glasgow bizim için ilgi çekici olmadığı için konaklamamızı Stirling’de yaptık Glasgow’a ise sadece uğradık. Bu arada Loch Lomond kıyısında ilerlerken gölü en iyi gören noktalar; Tarbet, Luss ve Duck Bay. Bunların hepsinde kısa fotoğraf molaları verdik.

Stirling orta büyüklükte bir şehir. Daha şehre yaklaşırken görülmesi gereken iki önemli yapı “ben buradayım” diye bağırıyor. Bunlar Stirling Kalesi ve William Wallace Anıtı.

Yeri gelmişken İskoçlar için çok önemli bir karakter olan bizim daha çok Mel Gibson’un Braveheart filminden tanıdığımız Sir William Wallace hakkında biraz bilgi verelim. Wallace (1272-1305), Kral I. Edward’ın döneminde İngiltere’ye karşı yapılan direnişte vatandaşlarına önderlik eden Mel Gibson gibi yakışıklı olmayan bir İskoç şövalye. İskoçya’nın en büyük ulusal kahramanlarından Sir William Wallace ülkenin İngiliz egemenliğinden kurtulması için yürütülen uzun mücadelenin ilk yıllarında İskoç direniş kuvvetlerine önderlik etmiş. Anıtın burada olmasının nedeni en büyük zafer olan Stirling Muharebesi’nin burada kazanılmış olması.

Stirling Wallace Monument

Stirling Wallace Monument

Stirling’in bir tepesinde William Monument diğer tepesinde ise Stirling kalesi var Stirling Kalesi İskoçya’nın hem en büyük hem de en önemli kalelerinden. İskoçya İngiltere ile birlik olmadan önce birçok Kral ve Kraliçe buraya taç giymiş ve oturmuş. Bunların en önemlisi burada doğan ve ölen İskoçya Kraliçesi Mary.

Bu gezimizdeki diğer duraklarımız için İskoçya ve İngiltere sayfalarımızı da okuyun.

ZİYARETÇİ YORUMLARI

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu aşağıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

BİR YORUM YAZIN