Bolivya
Güney Amerika’da Paraguay ile okyanusa kıyısı bulunmayan iki ülkeden biri olan Bolivya’nın resmi ismi Bolivya Çokuluslu Devleti.
11 milyon nüfusa sahip Bolivya’nın resmi başkenti Sucre (200K) ama yönetimsel başkent 800K nüfusa sahip olan La Paz.
Etnik nüfus %70 melez, %20 yerliler, %5 Avrupa kökenliler, %5 diğerleri şeklinde.
Çok kültürlü yapısının olması nedeniyle, ülkede toplamda kullanılan dil sayısı 36. En fazla, Guarani, İspanyolca, Aymaraca, Kayavaya dilleri konuşuluyor. Ülke nüfusunun büyük bir kısmı, İspanyolca konuştuğundan, resmi kabul edilebilir. Devletin genelinde, ticari, politik ve benzeri alanlarda tercih edilen dil İspanyolca.
Din yapısına gelince nüfus %95 Hristiyan, %5 Ateist şeklinde.
Bolivya Para birimi Boliviyano (BOB) ve 10 Boliviyano yaklaşık 30 TL ediyor.
1851’de kullanılmaya başlanıp, 1888 yılında resmi bayrak ilan edilen Bolivya bayrağı, yeşil, kırmızı ve sarı renklerden oluşur. Bayrağın tam orta kısmında ise Bolivya’nın arması bulunur. Bayraktaki sarı renk, ülkedeki yer altı zenginliklerini, kırmızı bağımsızlıkta dökülen kanları, yeşil ise ülkenin topraklarının verimliliğini simgeler.
Bolivya ile Türkiye arası saat farkı, 7 saat. Bolivya’da saatler öğlen 12:00 olduğunda, Türkiye’de 19:00 olur yani Türkiye, Bolivya’dan 7 saat ileride.
Kısa Tarihi
Bolivya toprakları 15. yüzyılın başlarından itibaren İspanyol Sömürge Kuvvetleri tarafından işgal edilmiş, bölgenin en önemli devlet tecrübesi olan İnka İmparatorluğu’nu mağlup eden İspanyollar 1528’de Bolivya topraklarını da ele geçirmiş. Yaklaşık üç asır devam eden sömürge dönemi boyunca Bolivya topraklarının zengin yeraltı kaynakları sömürülmüş ve gerek yerli halk, gerek Afrika’daki sömürgelerden getirilen köleler gümüş ocaklarında zorla çalıştırılmış. Sömürge dönemi boyunca çıkan isyanlarda yüzbinlerce yerlinin katledildiği bilinmekte.
İspanyol sömürgesi olduğu dönemde Yukarı Peru olarak adlandırılan ülke, 1825’te İspanya’dan bağımsızlığını ilan etse de bu bağımsızlık tanınmamış. Bunun üzerine İspanya ile uzun yıllar devam eden savaşların ardından 1825 yılında Simon Bolivar önderliğinde bağımsızlığını kazanan Bolivya’nın ismi de Bolivar’a nispetle Bolivya olarak belirlenmiştir. Bu bağımsızlık İspanya tarafından ancak 1847’de tanınmış.
Bağımsızlık sonrası Bolivya’daki siyasal yaşam sık sık kesintiye uğramış. Ülke ulusal bağımsızlığını kazandığı 1825 yılından günümüze değin 180’e yakın darbe, ondan fazla değişik anayasa ve seksen civarında cumhurbaşkanı görmüş. Cumhurbaşkanlarından bazıları yönetimi kan dökerek ele geçirmişler ve yine aynı şekilde kaybetmişler. Altı cumhurbaşkanı görev başındayken öldürülmüş.
Bolivya’nın komşularıyla, özellikle Şili ve Paraguay ile olan ilişkileri istikrarsız olmuş. 1879 yılında müttefiki Peru ile birlikte, sınır anlaşmazlıkları yaşadığı güçlü komşusu Şili’ye saldırmış. Ancak 1883’te biten Pasifik Savaşı, Bolivya için tam bir yıkım olmuş. Pasifik Okyanusu bölgesindeki kıyı şeridini Şili’ye kaptıran Bolivya’nın okyanus ile olan bağlantısı kesilmiş ve ülke bir kara devletine dönüşmüş. Bolivya halkı bu savaşın sonuçlarını bugün bile unutabilmiş değil.
Ülke yine bir sınır sorunu yüzünden 1932 yılında komşusu Paraguay ile savaşa tutuşmuş. Chaco Savaşı olarak adlandırılan bu savaş 1935 yılında, Paraguay’ın zaferi ve sınır sorununun çözülmesini sağlayan bir barış antlaşmasının imzalanması ile sona erdiğinde, Bolivya tartışmalı bölgenin ancak yüzde yirmi beşini (%25) topraklarına katabilmiş.
1966 senesinde Ernesto Che Guevara önderliğinde ve Küba desteğiyle başlatılan Bolivya devrim hareketinde, Guevara’nın yaklaşık elli kişiden oluşan ve ELN (İspanyolca: Ejército de Liberación Nacional de Bolivia, Türkçe: Bolivya Ulusal Kurtuluş Ordusu) adı altında eylem yapan gerilla kuvveti iyi donatılmıştı ve dağlık Camri bölgesinde Bolivya düzenli ordusuna karşı bazı başarılar elde etti.
Eylül’de ise ordu iki gerilla grubunu ve liderlerden birini öldürmeyi başardı. Daha sonraları gittikçe başarısızlığa doğru giden bu devrim girişimi, 9 Ekim 1967’da La Higuera’da Che’nin öldürülmesiyle son buldu. Ama Che’nin Bolivya’da öldürülmesi bir sempatinin oluşmasına neden oldu. Bunun sonucu olarak Sosyalizme Doğru Hareket Partisi’nin günümüzde iktidar olmasını sağladı.

Ernesto Che Guevara
Siyasî Yapı
Başkanlık tipi demokrasi ile yönetilen bir devlet yapısına sahip olan Bolivya İspanya’dan bağımsızlığını kazandıktan sonra sayısız darbe ve savaş gördü.
Ülke, 1825’ten bugüne 180’e yakın darbe, 10’dan fazla anayasa ve 80 devlet başkanı gördü. 1982’den bu yana sivillerin yönetimindeki Bolivya, 2005’teki seçimleri kazanan sosyalist Devlet Başkanı Evo Morales tarafından yönetildi.
Morales, 2005’teki seçimleri yüzde 54, sonraki dönemde aday olabilmek için 2008’de gittiği referandumu ise yüzde 67 ile kazandı. 2009’daki seçimlerde yüzde 64’lük zafer elde eden Morales, sunduğu yeni anayasayı ise yüzde 60’la onaylatmayı başardı. 2014’te yüzde 60’la 3’üncü kez seçilen Morales, 4’üncü kez seçilebilmek için 2016’da gittiği referandumda ise yüzde 51’lik “hayır” cevabı ile karşılaştı.

Evo Morales
Morales, referandumdaki “hayır” sonucuna rağmen Anayasa Mahkemesinin, “yeniden seçilmenin bir insan hakkı” olduğuna hükmetmesi sayesinde ülkeyi karıştıran son seçimde 4’üncü kez aday oldu 🙂
Bolivya’da 20 Ekim 2019’da düzenlenen başkanlık seçimlerinin ardından muhalefet seçimlerde “hile” yapıldığını iddia etti ve taraflar karşılıklı olarak destekçilerini sokak gösterilerine çağırdı.
Tartışmalı seçim sonuçlarının ardından günlerdir seçimlerin iptal edilmesini ve tekrar seçime gidilmesini isteyen muhalifler, tekrar seçim duyurusunun ardından Morales’in katılmadığı seçimler düzenlenene kadar protestoların devam edeceğini açıkladı.
Sırasıyla 2006, 2009 ve 2014’te olmak üzere üç kez Başkan seçilen Devlet Başkanı Evo Morales, 20 Ekim 2019 tarihinde yapılan seçimlerde de en fazla oyu alan aday olmuş, ancak seçimlerde usulsüzlük yapıldığı iddialarından sonra Morales, Bolivya Genelkurmay Başkanı Williams Kaliman’ın, canlı yayında okuduğu bildiriyle istifasını talep etmesi üzerine görevi bıraktı ve ülkeyi terk edip önce Meksika’ya ardından da Arjantin’e gitti.

Jeanine Añez
Parlamento tarafından Geçici Devlet Başkanlığına seçilen Senato İkinci Başkan Yardımcısı Jeanine Añez, ülkeyi en kısa sürede seçime götürme sözü verdi.
Bu atanma sonrasında çoğunluğu yerlilerden oluşan Anez karşıtları günler süren protestolar düzenledi ve bu protestolarda 30’dan fazla kişi öldü.
Son olarak Bolivya’da genel seçimler 18 Ekim 2020’de düzenlendi ve Morales’in adayı Luis Arce Catacora seçimi yüzde 55 oy olarak ilk turda kazandı

Luis Arce Catacora
Morales, Catacora’nın genel seçimi kazanmasının ardından, ayrılışının birinci yılında ülkesine döndü.
Morales’e yönelik yapılan “darbe” soruşturmasında “terörizm” ve “isyana teşvik”le suçlanan Anez ise Mart 2021’de tutuklandı. Bolivya Başsavcılığı Anez’e yöneltilen “soykırım” suçlamasının da kabul edildiğini duyurdu.
Anez soykırım suçlamasının ardından hapishanede intihar teşebbüsünde bulundu ama ölmedi.